Evlilik öncesi, gelin adaylarının önem verdiği hazırlıklarda biri de çeyiz hazırlığı oluyor. Yeni bir hayata adım atacakları evleri için en çok beğendikleri ve en güzel eşyaları seçmek konusunda ekstra bir çaba içerisinde giren gelin adayları, bu nedenle çoğu zaman stres yaşayabiliyor.
Çeyiz alışverişinizi daha rahat ve stressiz yapmak için, sizin için sunduğumuz önerilerimizi inceleyebilirsiniz.
Liste Hazırlayın
Çeyiz alışverişine çıkmadan önce liste hazırlamanız öncelikli aşamayı oluşturuyor. Hazırlayacağınız liste, gerekten neye ihtiyacınız olduğunu belirleyeceği gibi, alışveriş, daha rahat ve hızlı bir şekilde tamamlamanıza da yardımcı oluyor. Bunun yanı sıra, çeyiz listesi ile ihtiyacınız olmayan eşyaları eleyerek, bütçenizi sarsmadan çeyiz alışverişinizi de tamamlamanız mümkün oluyor. Evlilik Alışveriş Listesi için tıklayın.
Çeyiz Alışverişini Yapacağınız Yerleri Belirleyin
Çeyiz alışverişinde ne alınacağına karar vermek kadar nereden alınacağına karar vermek önem taşıyor. Bu doğrultuda, çeyiz ürünleri için özelleşmiş mağazalar en başta yer alsa da alternatif pek çok seçenekte söz konusu. Alışveriş merkezlerinde yer alan ve pek çok ihtiyacınızı tek bir yerde bulabileceğiniz mağazalar, hızlı bir çeyiz alışverişine imkân tanıyor. Üstelik bu mağazalarda uygulanan indirim ve promosyonlar sayesinde bütçenizi aşmadan alışveriş yapabiliyorsunuz. Bunun yanı sıra belirlediğiniz markalar varsa sezon ve sezon sonu indirimlerini takip ederek hem uygun, hem de istediğiniz gibi bir çeyiz alışverişi yapmanız mümkün oluyor.
Çeyiz Setlerini Değerlendirin
Çeyiz alışverişinde özellikle mutfak ve banyo ürünlerinde set halinde satılan ürünleri tercih etmeniz zaman ve bütçe açısından kolaylık sağlıyor. Tabi, bu setleri ihtiyacınız dahilinde tercih etmeniz önem taşıyor. Diğer yandan çeyiz seti alırken, içeriğinde yer alan parçaları iyi incelemek ve gerçekten ihtiyacınızı karşılayıp karşılamadığına bakmak gerekiyor.
Gereksiz Eşyalardan Kaçının
Ev eşyaları özellikle gelin adaylarının çokça ilgisini çekiyor. Bu açıdan, çeyiz alışverişine çıkan gelin adayları gördükleri ve beğendikleri çoğu şeyi alma eğilimi içerisinde oluyor. İşte bu noktada, çeyiz alışverişinde neredeyse hiç kullanmayacağınız eşyaları almamaya dikkat etmek gerekiyor. Ayrıca çeyiziniz için kendi zevkinize uyan parçaları satın almanız, sonrasında kullanmaktan hoşlanmayacağınız bir eşyaya boşuna bütçe ayırmanızı önlemiş oluyor. Nişan Bohçasına ne konulur?
Çeyiz Yerleştirirken Dikkat!
Çeyiz hazırlığı evlenen çiftler için oldukça telaşlı ve stresli geçen bir süreç. Her bir detayın titizlikle incelenerek alındığı çeyizlerin alışverişi kadar yerleşimi de bu doğrultuda dikkat gerektiriyor.
Çeyiz yerleştirme, çeyizlerin eve taşınmasından ev içerisinde konumlandırılmasına kadar her sürecinde önem verilmesi gereken konular arasında yer alıyor. Bu nedenle çeyiz yerleştirirken dikkat etmeniz gereken noktaları sizlerle paylaşıyoruz.
Çeyiz içerisinde ev eşyalarından, mutfak ve banyo eşyalarına, perdeden, aksesuarlara, el emeği ürünlere varıncaya dek pek çok parça yer alıyor. Bu nedenle, her parçanın ayrı bir özenle yerleştirilmesi gerekiyor. Eşyaları yerleştirmeden önce neyi nereye koyacağınıza dair bir planlama yapmanız hem zaman hem de kolay yerleştirme açısından siz kolaylık sağlayacak önerilerin başında geliyor.
Çeyiz eşyalarınızı koyduğunuz kolilerin üzerilerine içerisinde hangi alan ait eşyaların bulunduğunu yazmanız sonrasında karışıklığı önleyecektir. Bu sayede mutfak, banyo ya da evin diğer bölümlerine ait eşyaları daha rahat bir şekilde yerleştirirken, koliler arasında kaybolmaktan da kurtulmuş olursunuz. Diğer yandan özellikle mutfak eşyaları ve cam aksesuarlar gibi kırılma ihtimali yüksek olan eşyaları gazete kağıtlarına sararak daha korunaklı bir şekilde taşımanız mümkün.
Çeyiz yerleştirme işleminde zamanlama da oldukça önem taşıyor. Mutfak eşyaları ve büyük mobilyalar ilk olarak yerleştirilecekler arasında yer alırken, aksesuarlar yerleşimde sonraki sırada yer alıyor. Bu noktada halı, nevresim, perde ve yatak örtüsü gibi eşyaları en son yerleştirmeniz bu eşyaların kirlenmemesi açısından dikkat etmeniz gereken noktalar arasına yer alıyor.
Dantel ya da kumaş el emeği çeyiz ürünlerini saklamak işin en zahmetli taraflarından birisi. Sararma ve yıpranmalara engel olmak için uygun koşullarda nem tutmayan bir kapta ya da dolapta, hatta mümkünse bir çeyiz sandığında bu tarz ürünleri saklamak en uygun seçim oluyor. Yine koruyucu kumaş saklama ürünleri de bu anlamda faydalı ürünler arasında yer alıyor.
Çeyiz
Hayal gücünün, umudun, tatlı bir heyecanın, en önemlisi de emeğin ortaya çıkardığı bir sanat eseridir çeyiz… Bin bir çiçeğin, desenin, rengin buluştuğu bir cennet bahçesi gibidir eski çeyizler. Orada çiçekler, meyveler, kuşlar, arılar, kelebekler ve tüm renkler ölümsüzleşir. Doğaya ve onun yaratıcı gücüne, gizemine tutkundur Anadolu kadını. El sanatlarında sanki doğa ile yarışır. O nedenle en güzel el işlemeleri, oyaları ‘çeyiz sergisi’nde görülürdü.
Kız beşikte Çeyiz sandıkta
Eski geleneksel yaşamda sandık çeyizi, kız bebesinin doğmasıyla başlar ve genç kızın evlenmesine dek sürerdi. Bunun için de “Kız beşikte, çeyiz sandıkta” denirdi.
Sandığa önce bir don konurdu; kız ‘donansın’ diye. Bu inancın nedeni; çeyizi az olan kıza “Sen bize donsuz geldin” denmesidir. Bu sözleri hiçbir kadın duymak istemez. Kız bebesi doğar doğmaz sandığa don konmasının nedeni budur.
Ayak bileklerine kadar inen donun paçaları, nakışla bezenir. Donun lastik yerine geçen uçkurunun da iki ucu aynı şekilde bezenik olur. Don giyildiğinde, uçkurun işli iki ucu karın üzerine düşer. İşte bu uçkurlar üzerine sembolize edilerek nakışla resmedilen desenler; doğurganlığı, bereketi, aşkı, gücü, sağlıklı olma isteğini dile getirir. Anadolu’nun bereket tanrıçası Kibele gibi… Resimlerin bir kısmında görüldüğü gibi; renkler, bitkiler, çiçekler, dallar, budaklar, yapraklar, hayat ağacını temsil eden örnekler, bazı meyveler, arılar, kuşlar, yılanlar, akan sular, Osmanlıca yazılı dualar yaşamla ilgili birçok konuyu dile getirir.
El İşi Göz Nuru
İşte geleneksel çeyizler; çeşitli inanışlarla, ev içi üretimiyle ve kadın el sanatlarının yaratıcı gücüyle oluşturulurdu… Böyle bir çeyiz hazırlanırken; dokuma tezgâhları, çıkrıklar, mekikler, gergefler, tığlar, şişler çalışır; iplikler, teller, pullar iğne ucundan geçer, göz nuru dökülürdü. Geleneksel olan bu işleme türlerinden ‘hesap işi’, ‘tel kırma’, ‘sarma’ ; gümüş, altın simle veya ipekle yapılır; ‘ciğerdelen’, ‘ajur’, ‘sıyırtma’, ‘zincir işi’, ‘dolgu’, hepsi gergefte işlenirdi. ‘Hesap işi’nde bez, gergefe veya kasnağa gerilir. Renk renk ipekten çekilmiş iplikler iğneye geçirilir. Bezin telleri sayılarak belirlenen örnek, ilmek ilmek işlenirdi. ‘Tel kırma’ işi ise renkli, ince bez gergefe gerilir. Metal, gümüş rengi tel, kumaşa üstten ve alttan kırılarak geçer, yüzü tersi eşit olarak şekil alır ve işlenen telin kumaşa yerleşmesi için üzerine taşla vurulur. Tel kırma, pırıltılı ve gösterişli olduğu için daha çok gelin duvaklarında kullanılırdı. ‘Ciğerdelen’; kasnağa gerilen beze bir noktadan geçen iğne, çevresinde renkli bir daire oluşturur. İğne ve iplik aynı noktadan geçtiği için ortada gözle görülen bir delik oluşur. Kadının hayal gücü, güzeli arayıp bulma isteği, gizemli iç dünyası, inanılmaz fanteziler yaratırdı… Sanki kadının gönül bahçesinin mutluluk çiçekleri, renk renk çeyiz eşyası üzerinde açardı.
İç ve dış giyimine, yazmasına, gelin duvağına, peşkirlere, yağlıklara, desen desen nakşedilen ve işte böyle yıllar içinde hazırlanan ‘el emeği göz nuru’ çeyiz, sonunda görkemli bir sergiyle topluma sunulurdu.
40 günlük sergi
Bugün de önem verilen bu toplumsal ve sosyal gelenek; kadına el sanatlarının tüm dallarını 5-6 yaşındayken öğretmeye başlardı. Eğitmenleri, anneleri ve çevreleriydi. Böylece el becerileri geliştikçe, yaşları büyüdükçe kızlar arasında örnek, desen, renk, çeşitli oya türleri üretme yarışı başlardı. Böylece gençler, çeyiz sergilerinde yeni buluşlarını topluma sunarlardı.
Bu buluşlar, işlemelerde sonsuz bir desen zenginliğine neden olurdu. Ve bu çeyiz, 40 gün gezmeye açık tutulurdu. Böylece kadınlarla kızlar arasında kültür alışverişi sağlanırdı. Aynen bugünün sanat galerileri gibi, çeyizler aracılığıyla topluma hizmet verilirdi. Bazı çeyizler toplum üzerinde öyle iz bırakırdı ki, yıllarca unutulmaz ve oradan kopya edilen işlemeler sürer giderdi.
Bahşişsiz çeyiz verilmez
Özenle hazırlanan çeyiz, özel bir törenle alınırdı. Eskiden at arabaları, atlar, develer yörelere göre hazırlanır ve hepsine çanlar bağlanırdı. Bu özel müzikal sesi duyanlar “çeyiz gidiyor” derdi. Şimdi motorlu vasıtalar süsleniyor; çan yerine korna çalınıyor. Çeyizi almak için erkek tarafı, kadınlı erkekli sabah kuşluk vakti kız evine gelir ve çeyizi getirdikleri vasıtaya yüklerler. O sırada çeyiz sandığının üzerinde oturan gelinin kardeşi bahşiş almadan sandığı vermez. Sonunda her şey tatlıya bağlanır.
Sandıkla birlikte kızın yakın akraba kadınları da çeyiz sermeye, oğlan evine kâfileyle birlikte giderler. Çeyizi, kız evinden gelen kadınlar sererler. Gelin odasının duvarları silmece el işlemeleri giysiler, oyalı yazmalarla süslenir. Çeyiz sermek de ayrıca büyük bir ustalık işidir. Çevrede her zaman iyi çeyiz seren, bilgili, usta kadınlar bulunur. Sergileme bitince ‘çeyiz altı’ eğlencesi başlar. Yenilir, içilir, oyunlar oynanır. Bu tören, yeni kurulan yuvanın bolluk içinde mutlu bir yaşam sürmesi dileğiyle son bulur.
Bir hafta sonra gelin gelince doğruca çeyiz odasına alınır. Damatla gelinin beraberlikleri, bu odada başlar. Sonraki günlerde isteyen gelir, çeyizi gezer. Geleneksel bir çeyiz sergisini gezerken, kadının dünyasının ne kadar ince, sanatkâr, renkli, pırıltılı, zarif, yaratıcı, süsleyici, güneş gibi, ay gibi, yıldızlar gibi ruhları aydınlatıcı olduğunu düşünürsünüz. Bu duygular içindeki kadın; el becerisiyle, gönül zenginliğiyle nasıl bir cennet yaratmıştır gerdeğe gireceği odasında ve yatağında…